Filmi ilk ne zaman izledim hatırlamıyorum, kitabı da vardı onu da okumuştum ama hangi yıl bilmiyorum. Hatırladıgım tek şey; biraz güldüğüm, biraz ağladığım, ama çok sevdiğimdi. Sonra Amerika’daki geçici hayatıma ilk başladığım günlerde televizyonda gördüm bu sefer, orjinal haliyle seyrettim, bir sonraki gün yine verdiler yine seyrettim .Sanırım hergün verseler hergün seyrederim...
Önceki seyredişlerimde kaçırdıklarımı yakaladım. En sevdiğim sahnelerin gelmesini sabırsızlıkla bekledim. Yine güldüm, yine ağladım. Sonra da tesadüfler ile film ile ilgili birkaç şey öğrendim. Dünya çapında şubesi olan "Bubba and Gump Shrimp Company" diye bir restoran zinciri varmış.1994 yılında film çekildikten sonra ilk şubesini 1996 yılında açan "Bubba and Gump Shrimp Co.", ismini filmi izleyenler hatırlayacaktır Forrest Gump ve Vietnam savaşında ölen arkadaşı Bubba’dan almış. Arkadaşlıkları sırasında Bubba, Forrest’a karides işine girmek istediğinden bahseder durur ama savaşta ölünce Forrest yalnız başına firma kurar ve adını "Bubba and Gump" koyar. Bu hikayeden esinlenen restoranın Daytona Beach’deki subesine gitme şansımız oldu. Tüm duvarlarda filmden alıntı sözler vardı ve bu dekorasyon filmde kullanılan eşyalardan oluşmuştu. Detaylar cok hoştu yalnız. Her masada ‘run forrest run’ yazan küçük bir tabela var, garsonlar siparişinizi teslim ettikten sonra, eğer bu tabelanın ters yüzünu çevirmezseniz yanınıza gelmiyor. Ters yüzünde ‘Stop Forrest Stop’ yazıyor. Bizim siparis ettiklerimiz gazete kagidinda geldi, sanirim tum yemekler boyle geliyor. Gazete kagitinda Forrest Gump ile ilgili kucuk kucuk haberler var. Bir de garsonlar (bizim masaya gelmediler sanirim kalabalik masalari tercih ediyorlar) film hakkinda quiz yapiyorlar. Film ile ilgili kolay sorular soruyorlar. Sanirim hepsini dogru yanitlarsan da icecek ya da benzeri bir hediyesi var. Filmi yeni seyretmis biri olarak oysa ben hazirlikliydim ama iste bize quiz yapmadilar. Yemekler de son derece lezzetliydi. Diger ogrendigim sey ise filmde Tegmen Dan’in bacaklari ile ilgili olan durumdu. Yine filmi izleyenler hatirlar savasta bacaklarini kaybeden Tegmen Dan’in bacaklari tum film boyunca mukemmel bir sekilde saklaniyordu. Nasil yaptiklarina hayret etmekle beraber nedense internetten bakmak da hic aklima gelmemisti. Bir muzede yesil perde fonu ile hava durumu sunmaya calisip eglenirken filmde de bu teknoljinin kullanildigini ogrendik. Hani hava durumu spikerleri arkadaki fonu gosterirler ama aslinda gozleri baska yerdedir ya. İste aslinda arkalarinda aslinda yesil perdeden baska birsey yok. Bizim gordugumuz seklini de baska bir ekrandan gorup arkalarindaki alanda onu gostermeye calisiyorlar. Filmde de iste bu teknoloji yani chroma keying kullanilmis. Tegmen Dan’a mavi corap giydirmisler ve daha sonra tek tek bu sahnelerden bacaklari silinerek istenilen goruntuyu adepte etmisler. Bu kadar gercekci olmasinin sebebi de buymus. Filmi sevenler icin iste 2 bilgi... Ve son söz: "my momma always said, "life is like a box of chocolates.you never know what you're gonna get." Tuba Hoşser
0 Comments
Your comment will be posted after it is approved.
Leave a Reply. |
PİL BLOGPİL ve destek verenler tarafından yazılan peyzaj, mimarlık, tasarım, bitki ile ilgili veya tamamen o ana ait yazılardan oluşmaktadır. Archives
February 2016
Categories
All
|